Türkiye Cumhuriyeti Devleti, her daim güçlüdür...                 İlk savaş değil bu, devlet; her daim şer odaklarla savaştı, savaşıyor… Ekonomi savaşı da bunun bir göstergesidir ama unutmayın ki; eskisi gibi bu ülkeye artık ‘Yandaş Medya’ aracılığa ile parmak sallayamayacaksınız. Şimdi bazı yorumlarda şunu gördüm şahsım adına; kimileri bizim yüzümüzün hangi yöne dönük olduğu ile ilgili yorum yapıp fikir üretiyor, tahminde bulunuyor…                 Bakın ben çok net söyleyeyim; Tuna ŞERBETÇİ olarak sadece yüzüm değil; tüm benliğim, hatta gövdemle birlikte ‘Devlete Dönük.’ Ezana, Bayrağa, Vatan’a dönük. Yani şöyle ki; sizin sırtınızın dönük olduğu noktaya biz gövdemizle döndük!.. Peki devam edelim o zaman. Türkiye Cumhuriyeti’nin ‘Güçlü Devlet’ olmasından çok rahatsızsınız. Yine biliyorum ki; köşe yazımı işine geldikleri gibi okuyup yine işlerine geldiği tarafa çekecekler ama olsun. İnanın ‘Gurur Duyarım’ öyleyse: DEVAMMM! Malum konu başla uğraştığı Ekonomi-Dolar-Altın…                 Çok açık ve net bir şekilde ‘Haçlı Seferleri’ ekonomik savaş olarak sürüyor. Sıcak savaşla, darbelerle, terörle yıkamadıkları ve esaret altına alamadıkları devletimiz ve milletimizi, dıştan ve içten ekonomik olarak çökertmeye çalışmaktalar…                 Bu hali; devletimize, milletimize, bayrağımıza, vatanımıza, dinimize düşman olmayan yediden yetmişe her insanımız görmekte ve bilmektedir. Devletin yolu bellidir; milletin yoludur, bağımsızlığın yoludur, istiklalin yoludur, istikbalin yoludur…                 Bunların tacı olan ‘Kelime-i Tevhid Sancağı’ emanetini taşıyan vatanımızın, devletimizin, bayrağımızın, dinimizin hür ve müstakil bir şekilde yaşamasıdır.                 Topraklarımızda seksen yılda milletimiz ilk defa böylesine güçlü iktidar olabilmiş; vatanına, bayrağına, toprağına, dinine, aşına, ekmeğine, dış ve iç müdahaleler olmadan sahip çıkabilmiştir.                 Şu hakikati asla unutmamalı!                 Haçlı’nın Batı’nın topraklarımıza, vatanımıza ve milletimize olan husumeti kıyamete dek sürecektir. Biz bu coğrafyaya sahip çıktıkça bağımsızlığımıza, istiklalimize karşı içerideki yetiştirmeleriyle mücadele edeceklerdir…                 Bu hakikati görmek çok zor değildir. Son 50 yıla dâhi bakmasını bilenler, terör başta olmak üzere yaşadığımız ekonomik krizlere göz atsalar yeter…                 Bu minvalde erken seçim istemek, büyük oyunun başka bir karanlık yüzüdür. Erken seçim demek, devleti ve milleti tökezletmek; fırsatçılara ve fesatçılara zemin hazırlayarak; kargaşa ve kaos meydana getirmektir.                 Erken seçim bir çözüm değil, aksine tam bir kördüğümdür. Sağduyu sahibi milletimiz uyanmıştır. Geçmişte olduğu gibi ne Haçlı-Batı’nın tuzağına, ne de içeride oynanan oyunlara düşmeyecektir.                 Ya sonra…                 Devlet her zaman güçlüdür…                 Biz biliyoruz ki Türk Devleti her zaman güçlüdür! Biz biliyoruz ki devletimiz elinden geldiğince zor zamanlarda başka ülkelere destekte bulunan, yardımı esirgemeyen bir devlettir. Ama unutulmamalıdır ki; her daim, her zaman, her saniye STRONG TÜRKİYE, STRONG TÜRKİYE’M STRONG DEVLET! Bunu unutmadan yaşamanızı ümit ediyorum.                 Başka Türkiye yok! Aklınıza yazmanızı rica ediyorum.                 Başka bir konuda, bir başka yazı dizisinde görüşmek dileğiyle;                 Hayırlı Cumalar dilerim, dua ile…